DOLAR
32,5723
EURO
34,9777
ALTIN
2.460,03
BIST
9.887,87
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Diyarbakır
Az Bulutlu
31°C
Diyarbakır
31°C
Az Bulutlu
Cumartesi Az Bulutlu
32°C
Pazar Az Bulutlu
29°C
Pazartesi Az Bulutlu
25°C
Salı Hafif Yağmurlu
22°C
Advert

Yurt Dışından Getirilen İlaçların Tedarik Süresi Hastaları Mağdur Ediyor

Yurt Dışından Getirilen İlaçların Tedarik Süresi Hastaları Mağdur Ediyor
A+
A-

Diyarbakır’da kendisine “Medüller Tiroid Kanseri” teşhisi konulan ve tedavisi için önerilen ilacın yaklaşık 6 aydır kendisine ulaştırılmadığını dile getiren Abdürrahim Yaşar isimli hasta, sürecin hızlandırılması için yetkililere çağrıda bulundu.

Diyarbakır’ın merkez Bağlar ilçesinde ikamet eden Abdürrahim Yaşar isimli şahsa, geçen yıl boğaz ağrısı şikayetiyle gittiği hastanede “Medüller tiroid kanseri” teşhisi konuldu. Ameliyat sonrası şikayetlerin devam etmesi üzerine doktorlar, satışı sadece yurtdışında mümkün olan ve barkod fiyatı yaklaşık 80 bin TL’ye tekabül eden bir ilacı önerdi.

 

Sağlık Bakanlığı bünyesinde 2 kez kendisine önerilen ilaçtan faydalanan fakat yaklaşık 6 aydır yenilenmediğini dile getiren Yaşar, ilaç tedavisini sürdüremediğinden dolayı rahatsızlığının arttığını belirterek söz konusu ilacın kendisine ivedilikle ulaştırılması hususunda yetkilerden yardım istiyor.

Abdürrahim Yaşar

“Acımızdan kıvranıyoruz. İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı”

Hastalık sürecini anlatan Yaşar, “Geçen yıl boğazımdan rahatsız oldum ve hastaneye gittim. Hastanede tiroit bezine yakalandığım söylendi. Pandemiden dolayı bir müddet gecikmeli olsa da Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesinde ameliyat oldum. Ameliyat olduktan sonra bir türlü rahat olamadım; vücudumda kaşıntı, şişkinlik ve halsizlik devam etti. Yetkililer beni Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Onkoloji Hastanesine sevk etti. Onkoloji bölümünde ki doktorlar hastalığımı teşhis etti ve bana ‘sana sadece bir ilaç lazımdır, o ilaç da Avrupa ülkelerinden geliyor. Tedavin ancak o şekilde olur’ dediler. Sağlık Bakanlığı ilacımı onayladı. İlacı istediler ve yaklaşık bir ay sonra ilacım geldi.” dedi.

İlacın normal şartlarda ayda bir gelmesi gerekirken yaklaşık 6 aydır kendisine verilmediğini iddia eden Yaşar, “İlacım için Sağlık Bakanlığını aradım, CİMER’e mesaj attım. Buradaki yetkili birimleri aradığımda bana, ‘İlaç temin ettiğimiz depo Ankara İl Sağlık Müdürlüğüne bağlı İbn-i Sina ilaç deposudur. Biz de o depoyu arıyoruz bize de yok diyorlar. İlaç geldi mi size ayıracağız.’ diyorlar. Acımızdan kıvranıyoruz. İnsan hayatı bu kadar ucuz mudur?” ifadelerini kullandı.

Kendisinin onkoloji tedavisi gördüğünü hatırlatan Yaşar, ilacı kullanmadığı zamanlarda yatamadığını, oturup kalkmada sıkıntı yaşadığını ve yemek yemede zorlandığını söyledi.

“Parasını versem de alamıyorum, tek çözüm yetkililerin getirtmesi”

Söz konusu ilacın fiyat pahalılığına dikkat çeken Yaşar, “Bu ilacın fiyatını Almanya’daki akrabalarıma sordurttum, 5 bin Euro olduğunu öğrendim. Fransa’da da 7 bin Franktır. Bir kutu alayım dedim, oradaki akrabalarım benim bizzat orada olmam gerektiğini söylediler. Yani parasını versem dahi o ilacı bana vermiyorlar. Tek çözüm yetkililerin bana getirtmesidir. Bu ilaç gelmediği takdirde ölüp gideceğiz.” şeklinde konuştu

Kendisi gibi bu konuda başka hastalarında uzun süredir ilaç beklediğine dikkat çeken Yaşar, “Bu hastalığa yakalanan bir arkadaşım daha var, oda bu konu da sıkıntı çektiğini, yaklaşık 8 aydır ilacının gelmediğini söyledi. Bu durum nereye kadar böyle sürecek? Ben daha önce belediye de çalışıyordum. Kayyum atandığında beni işten çıkardılar. O günden beridir işsizim. Bazen dostlarım bana yardımcı oluyor. Evde çalışan tek kişi 13 yaşındaki oğlumdur. O da fırına gidip geliyor.” dedi. (İLKHA)

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.