DOLAR
32,5003
EURO
34,7680
ALTIN
2.489,43
BIST
9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Diyarbakır
Açık
28°C
Diyarbakır
28°C
Açık
Cuma Hafif Yağmurlu
27°C
Cumartesi Hafif Yağmurlu
26°C
Pazar Açık
27°C
Pazartesi Açık
28°C
Advert

Zekât ve Fitre Toplumda Sosyal Dengeyi Oluşturan Farz İbadetlerdir

Zekât ve Fitre Toplumda Sosyal Dengeyi Oluşturan Farz İbadetlerdir
06.04.2022 17:52
641
A+
A-

Ramazan ayında verilen zekât ve fitrenin önemi hakkında açıklamalarda bulunan Alimler ve Medreseler Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Molla Abdulkuddüs Yalçın, zekât ve fitre verilmeyen toplumlarda huzursuzluğun hâkim olduğunu söyledi.

Zekât ve fitre ibadetlerinin tanımı yapan İTTİHADUL ULEMA Yönetim Kurulu Üyesi Molla Abdulkuddüs Yalçın, ihmal edilmesi durumunda toplumsal yönden oluşan huzursuzluk ortamına dikkat çekerek fitre ve zekâtın sosyal dengeye etkisine vurgu yaptı.

 

Zekat veren kişilerin mallarının manevi yönden temizlendiğine dikkat çeken Yalçın, söz konusu malın bereket bulacağını belirterek “Allah-u Teala her insana ayrı bir kabiliyet ve özellikler verdiği gibi rızık ve mal varlığı konusunda da ayrı imkanlar vermiştir. Allah-u Teala bazı insanların rızkını genişletir bazı insanlar için de daraltır. Bu da bir imtihandır. Allah-u Teala rızkın kefaletini almış, rızkı bol olanlara da bazı yükümlülükler vermiş. Bunlardan biri de zekattır.” dedi.

Zekâtı alandan ziyade bu ibadetten daha çok istifade edecek olanın zekat veren kimse olduğunun altını çizen Yalçın, “Çünkü manevi bakımdan malı temizlenmiş, başkalarının hukuku içinde kalmamış olur ve bu vesileyle bereket bulur. Zekâtı alan kimse de ihtiyacını gidermiş olur ve o zekâtı verenle bir dostluk bir muhabbeti olur. Zekâtı veren kişinin verdiği o mal şahsına ait değil, Allah-u fakir ve ihtiyaç sahibi olanlar için belirlediği paydır. Bundan dolayı zekâtın muhabbet ve dostluk olduğu yönünden toplumsal faydası vardır.” ifadelerini kullandı.

“Fitre, fıtratın yaratılış sadakasıdır”

Fitrenin zengin ile ihtiyaç sahibi arasında köprü ve toplumsal barışı sağlayan önemli bir ibadet olduğuna dikkat çeken Yalçın, “Fitre, ‘fitret-ül zekat’ olarak isimlendirilmiş yani fıtratın yaratılış zekâtı demektir. Fitre, Allah’ın bizi yarattığı ve hayatta tuttuğu için verilen bir şükür sadakasıdır. İnsan, fitreyle bir kudret sahibi tarafından yaratıldığını hatırlar ve bir sahibi olduğunu hatırlar.” diye belirtti.

Fitrenin bayram öncesine ait olmasının hikmetine değinen Yalçın, ihtiyaç sahibi kimselerin özellikle bayramdaki yoksulluğu insanların görmemeleri ve ihtiyaçlarını gidermeleri açısından fitrenin önem arz ettiğine vurgu yaptı.

Yalçın, “Fitre, bir nevi verilen oruç müddeti bitiyor ve iftar nimetine karşılık bir sadakadır. Tabi ki bu farzdır. Kimileri sadakanın nafile ibadet olduğu düşüncesiyle fitrenin de farz olmadığını zanneder. Halbuki zekâtta normalde sadaka olarak geçer fakat farzdır. Fitre de Ramazan ayına has olan bir sadaka türüdür ve farzdır.” şeklinde konuştu.

“Fitre ve zekâtın verilmediği toplumda huzur kalmaz, rekabet ve düşmanlıklar meydana gelir”

Fitre, sadaka ve zekât verilmediğinde yoksulluğun artacağını ve bundan dolayı istenilmeyen olayların meydana gelebileceğine dikkat çeken Yalçın, konuşmasını şöyle sürdürdü:

Diğer sadaka konularına gelince ihtiyaç sahibi insanlar sadece Ramazan ayında değil her zaman muhtaçlar. Bundan dolayı her Müslümanın hayır işleme konusunda hazır olması ve tüm yıl boyunca kendi bütçesine göre sadakada bulunması toplumsal ve ruhen çok faydalıdır. Sadakanın ve zekâtın yapıldığı bir toplumda huzur meydana gelir. Sadaka olmazsa insanların cimriliği başlar ve malı kendi tarafına daha çok çeker. Gücü olmayanlar daha çok yoksul olur bundan dolayı toplum arasında bir rekabet, düşmanlık meydana gelir.

Yalçın, “O yoksulluğu hisseden insanlar hırsızlık yapmaya ve saldırmaya tenezzül edebilirler. Bu da zamanla onlar için bir ahlaka dönüşür. Alıştığı için de başka insanların hakkı ve hukukuna tecavüz eder. İslam’ın söylediği şekilde zekât, fitre ve sadaka yollarına başvurulduğunda herkes elinden geldiğini yaparsa o toplumların birbirine karşı merhameti, dayanışması, saygısı ve huzuru artacaktır.” dedi

ETİKETLER: , , ,
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.